Kedilerde Üreme
Dişinin kızgınlık ya da dönem olarak da adlandırılan bu ilk
östrusu hayvanın ırkına ve mevsime bağlı olarak değişkenlik gösterir. Yavru
kedilerin çoğu ilk kızgınlıklarını 2.3-2.5 kg vücut ağırlığına ulaştıklarında
gösterirler ve bu yaklaşık 7. ay civarında görülmektedir fakat bazı olgularda
cinsel olgunluk 3 ay gibi kısa bir zamanda görülmekte ve İran kedileri gibi
bazı uzun tüylü safkanlarda 12-18 aya kadar puberta görülmemektedir. Dişide
puberta’nın başlamasını hayvanın yaşından çok onun hangi mevsimde doğduğu
etkilemektedir.
Ekim Aralık ayları arasında doğan dişiler birkaç ay sonra
başlayacak çiftleşme mevsiminde kadar seksüel olgunluklarını gösterememekte ve
12-16 aylık olduklarında ilk östruslarını göstermektedirler. Reproduktif
aktivitenin 14 yaşına kadar devam ettiği belirtilse de 20 yaşındaki kedilerde
bile gebelik olgularıyla karşılaşıldığı bildirilmiştir. Yaşın artmasıyla yavru
büyüklüklerinde ve yavru sayısında yıla bağlı olarak azalmalar görülmektedir.
ÜREME MEVSİMİ
Üreme mevsimi, coğrafi duruma, yıl içindeki döneme ve bu
dönemin uzunluğuna bağlı olarak değişiklikler göstermektedir. Kuzey yarım
kürede üreme mevsimi Ocak ayının geç dönemlerinde başlar ve gün ışığının
azaldığı Ağustos-Eylül aylarında son bulur. Bu bölgelerde Kasım-Aralık aylarına
kadar sürdüğü de bildirilmiştir. Bu dönemi bir dahaki üreme mevsimine kadar
anöstrus evresi izler. Bununla birlikte, kedilere özgü bir şekilde üreme
mevsimi kedinin ırkına, çevre faktörlerine veya hayvanın psikolojik durumuna
göre değişkenlik göstermektedir. Bazı olgularda evde beslenen ve yapay ışığa
maruz kalan kedilerde poliöstrik aktivitenin tüm yıl boyunca sürdüğü
görülmektedir.
Kısa tüylü kedilerde özellikle Siyam kedilerinde bu özellik
uzun tüylü ırklara göre daha çok görülmektedir. Gebelikten sonraki ilk östrus
yavruların sütten kesilmesini izleyen 8 gün sonra görülmekte ve bu da doğumdan
sonraki 8. haftaya karşılık gelmektedir. Emzirmeyen dişilerde bu aralık 1
haftadan emzirenlerde 21 haftaya kadar değişiklik göstermektedir.
ÖSTRUS (KIZGINLIK) SİKLUSU
Dişi kediler poliöstrik hayvanlardır ve ovulasyon
mekanizması indüklenmeyle gerçekleşir. Bir başka deyişle, çiftleşme
gerçekleşmemişse ne ovulasyon ne de corpus luteum formasyonu gerçekleşir.
Siklusun süresi, eğer çiftleşme olmazsa, bunu ovulasyonun izlememesine,
gebeliğin gerçekleşmemesine ve gebeliği ve doğumu izleyen laktasyonun
olmamasına bağlı olarak değişir.
Pro-östrus
Bu period 1-3 günde sonlanır ve genellikle artan sinirlilik,
sık işeme ve sonunda erkek kediler gibi idrar püskürtme gibi olaylarla
karakterizedir. Köpeklerde olduğu gibi belirgin vulvar ödem ve kanlı akıntı
yoktur.
Östrus
Östrus süresi mevsime ve ovulasyonun şekillenip
şekillenmediğine göre değişmektedir. İlkbahar aylarında östrus süresi artış
gösterse de (5-14 gün/siklus), diğer mevsimlerde bu süre kısalır (1-6
gün/siklus). Ovulasyon gösteren kedilerde östrus periyodu ortalama 5.7 gün
sürmekte ve östrus belirtileri çiftleşmeyi izleyen 24-48. saatlerde
azalmaktadır, eğer ovulasyon gerçekleşmemişse 8 günlük süre normal kabul
edilmektedir. Östrus sırasında dişinin davranışları değişmekte, vokalizasyon
artmakta, lordosis pozisyonunu almakta ve kuyruk çiftleşmeye uygun bir şekilde
bir tarafa yatmaktadır. Dorsal pelvik bölge hafifçe okşanacak olursa perineal
bölgede spasmodik kontraksiyonlar görülmektedie. Anoreksi ve idrar püskürtme
sıklıkla görülmektedir
Ovulasyon (Yumurtlama)
Bazı kedilerde tek bir çiftleşme uyarısı ovulasyonun meydana
gelmesine neden olabilir. Bunun yanında çoğu kedide ovulasyonun meydana gelebilmesi
için tekrarlayan çiftleşme uyarıları gerekmektedir.
Metöstrus (Kızgınlık sonrası dönem)
Çiftleşmeyen kedilerde metöstrus'un süresi ortalama 21
(14-28) gündür. Bunun yanında steril veya yalancı çiftleşme uyarıları sonucunda
meydana gelen yalancı gebelik ortalama 35 gün sürer (30-73 gün).
Anöstrus
Seksüel açıdan sakin olarak karakterize olan bu evrede
ovaryumlar küçüktür ve follikül çapları 0.5 mm boyundadır.
GEBELİK
Gebelik süresi ortalama 63-66 gündür (52-71 gün).
GEBELIK TANISI
Gebeliğin saptanması abdominal palpasyonla, ultrasonografik
veya radyografik yöntemlerle veya laparoskopiyle yapılır. Tanı Metodları
Abdominal Palpasyon Gebeliğin geç dönemlerinde abdominal duvar yolu ile
yavrular da palpe edilebilir. Ultrasonografi Ultrasonografik muayenede Doppler
prensibine göre 30.günde fötal kalp veya uterus arterinde, navel arterindeki
pulsasyona bakılarak tanıya gidilir. Radyografi Bu yöntem 17. gün gibi erken
bir dönemde uterus boğumlarının saptanması esasına dayanılarak yapılır.
BESLENME
3.5 kg ağırlığındaki gebe kedilerin günlük enerji ihtiyacı
1465 kJ’dür (350 kcal). Laktasyonda olan 2.5 kg’lık kedi ise 2510 kJ (600 kcal)
enerjiye ihtiyaç duyar. Gebelik ve laktasyon sırasında kısıtlanmış maternal
protein alımı yavrularda stresli durumlarda artan heyecana ve annenin yavruya
bağlanmasında gecikmelere neden olmaktadır. Hayvan sahiplerinin gebeliğinin son
3 haftasında bulunan kedilerine sık sık ve az miktarda yiyecek vermeleri, aksi
takdirde bir anda fazla miktarda verilen yiyeceğin uterusa basınç yapacağı bildirilmelidir.
DOĞUM ve YENIDOĞAN YAVRULAR
DOĞUM
45X30X25 cm ebatlarındaki doğum bölümü, rahat bir ortama
doğumdan hemen önce yerleştirilmelidir. Gebeliğinin 9. haftasından itibaren
dişinin aktivitesi düşer ve doğumunu yapmak için sakin ve sessiz bir yer arar.
Kedi, huzursuzdur ve sıklıkla en uygun oturma pozisyonunu sağlamak için yer
değiştirir. Bazı kedilerde rektal ısı düşebilir, iştah azalabilir veya
kaybolur, fakat bazı dişiler doğum yapıncaya kadar ve hatta doğumun sonuna
kadar yemek yiyebilirler. Yavruların doğumları arasında geçen süre 5 dakika ile
1 saat arasında değişmektedir. Sıkla iki yavru birbirini takip ederek doğar ve
10-90 dakikalık bir süreninin ardından diğer doğum gerçekleşir.
YAVRULAR
Yavru Sayısı Yavru büyüklüğü, ırk, yavru sayısı, beslenme
durumu ve annenin sağlığı gibi birçok faktörden etkilenmektedir. Yavru sayısı
ölçümünde oran 1 ile 8 arasında değişmekte ve ortalama 4 olarak kabul
edilmektedir. Doğan ilk yavrunun diğerlerine göre relatif olarak küçük olması
karakteristiktir ve yavru büyüklüğü 4. yavruya kadar büyür. Daha sonra 7. yavruya
kadar bir düşüş saptanır. En fazla canlı yavru doğumu 14 olarak izlenmiş,
bununla birlikte 15 yavru yapan bir diğer kedide bunların 11’i yaşayabilmiştir.
Siyam kedilerinde yavru büyüklüğü relatif olarak büyüktür fakat yavru
ağırlıkları ise relatif olarak daha küçüktür.
Ortalama 6 yavrulu bir doğumda yavru ağırlıkları ortalama
100 gr.’dır. Yeni doğan Yavrular Doğum anında yavrular sağırdır ve göz
kapakları kapalıdır. Koku ve tad alma duyuları çok iyi gelişmiştir. Doğumdan
sonraki 24-48 saat içerisinde dişi, yavrularının yanında durur ve yavrular her
üç saatte bir 2-3 ml süt emerler. Yavrularda göz kapakları yaşamlarının 2.
haftasında açılır. Iki haftalık yavru her öğünde 5-7 ml süt emer ve dişi
yavrularını birkaç saat kadar yalnız bırakır. Her emme periyodundan sonra anne
yavrularının perineal bölgelerini ürinasyon ve defekasyonu uyarmak için yalar. Yavrular
3 haftalık olduğunda aktiftir ve ürinasyon ve defekasyonlarını kontrol etmeye
başlarlar.
Dört haftalık yavrular dışarıdan verilen bazı et, kuru mama,
bebek maması gibi gıdaları alabilirler. Sütten kesilme genellikle 6.-7.
haftalarda görülür fakat bazı durumlarda daha uzun süren laktasyonlar da
gözlenebilir. Dişi tekrar gebe kalsa bile yavrunun emmesine müsaade edebilir.
8-9 aylık yavruların bir sonraki yavrularla birlikte emdiği gözlemlenmiştir.
Yeni doğan yavruların ağırlıkları 110-120 gr’dır ve ilk haftada bu iki misli
olur. Üçüncü haftada ağırlık 300-350 gr., 6-7. haftada 700-800 gr.’dır.
Anne Sütü Anne sütünün kompozisyonu laktasyon periyodu
süresince değişkenlik gösterir. Doğum Sonrası Gün 1-10 11-60 Yağ (%) 3.7 1.2
3.3 1.3 Protein (%) 6.5 0.9 8.7 1.2 Laktoz (%) 3.6 0.3 4.0 0.3 Laktasyonun ilk
9 haftasında laktoz seviyesi devamlı aynıdır. Bunun yanında yağ ve protein
içeriğinde belirgin değişiklikler vardır. Protein içeriği % 6.5’den % 10’un
üzerine çıkar. Yağ içeriği laktasyonun ilk 4 haftasında düşer ve daha sonra
yükselerek laktasyonun 8. haftasında başlangıç seviyesine döner.
Geniş Bilgi için Lütfen Veteriner Hekiminize Danışınız.
Yorumlar (0)