Amfibianlar
Amfibianlar hem karada hem suda yaşam evrelerinin belirli bölümlerini geçiren canlılar olmakla beraber yaşamın sudan karaya geçişindeki ilk halkadırlar.
Amfibianlar arasında evimizde veya bahçemizde pet olarak baktığımız hayvanlar ise genellikle semenderler ve kurbağalardır.
Beslenme;
Beslenme yumurta döneminde yumurtanın besin kesesi ile başlar. Bu evre kanatlı hayvanlardaki ile temel olarak aynıdır. Larva döneminde suda hayatta kalabilen yavrular yemek için çevrelerini keşfetmek ve avlanmak durumundadırlar.
Ancak bazı türler vardırki bu evreyi otçul olarak geçirirler. Ergin dönemde ise tüm amfibiyanlar etçildir ve kendilerinden küçük canlıları avlayarak beslenirler.
Genellikle avlanırken uzun ve yapışkan dillerini kullanırlar. Bu gibi bir dil yapısına sahip olmayan bazı türler (Caudata türleri gibi) çene yapılarını kullanırlar.
Beslenme yaşam evresine, hayvanın türü ve mevsime göre değişmektedir. Larva döneminde neredeyse sürekli beslenme ihtiyacı duyarken, ergin dönemde avı beklerken ya da mevsim koşulları uygun değilken uzun süre aç kalabilmektedirler.
Tarihçe ve Yaşam Döngüleri;
Amfibiyanlar yaşamın sudan karaya geçişteki ilk halkasını oluşturmaktadırlar. Dolayısıyla ilk dört bacaklı canlılar olduklarını söyleyebiliriz.
Yaşamlarını temel olarak iki evrede geçirirler. Birincisi yumurtadan çıktıktan sonra suda geçen larva dönemi, ikincisi ise karaya geçiş yapan ergin dönemdir.
Üreme;
Üreme bir iki tür dışında iç döllenme yolu ile olur. Sezon olarak, bölgenin iklim koşullarına göre yılda bir veya birçok kez çiftleşirler. Bu dönemde genellikle erkeklerin derilerinde renk değişimleri meydana gelir ve dişileri etkilemek için davranışları değişir. Bu değişikliklere hareketler ve kurbağalarda sıkça gördüğümüz şarkı söyleme tarzındaki sürekli ses çıkarma da dahildir.
Amfibianların yumurtaları yavru için oldukça besleyici niteliktedir ve türe göre yavruyu 24 saatten bir kaç haftaya kadar değişebilen sürelerde içerisinde barındırır. Bu süreçte diğer hayvanlar tarafından korunmak için, doğa maksimum sayıda yumurta yapmak ile bu duruma çözüm getirmiştir.
Yaşam Alanları;
Yaşam alanları Antarktika kıtası dışında tüm dünyaya yayılmış vaziyettedir. Tuzlu su dışında tüm sulak ve nemli alanlarda yaşayabilirler. Kış aylarında vücut fizyolojileri gereği kış uykusu benzeri dinlenme durumuna geçerler ve kendilerini toprağın altına ya da göllerin diplerine gömerek korunurlar. Çok sıcak havalarda ise metabolizmalarını yavaşlatarak susuzlukla mücadele ederler.
Sulak alanların yok olması ile birlikte pek çok amfibianın da nesli tükenmektedir. Bu durum karşısında devletler özellikle hassasiyet göstermeli ve bu sulak alanların kaybedilmemesi için yerel yönetimlere destek olmalıdırlar.